29 Eylül 2007 Cumartesi

Turgutreis

Adını burada doğan büyük Türk denizcisinden alan Turgutreis, Bodrum'a yarım saat mesafede, çevresi birbirinden güzel koylarla dolu ucuz bir tatil yeri.

Turgutreis'in hayli girintili çıkıntılı sahilleri, burayı birbirinden güzel koylar açısından hayli zengin kılıyor. Başlıcaları Kadıkalesi, Fener, Meteoroloji, Akyarlar, Karaincir, Kargı, Bağla, Akçabük şeklinde sıralanıyor.

Sporat Takımadalarını oluşturan Küçük Kiremit, Büyük Kiremit, Fener, Çatal, Yassı, Tüllüce, Kargı, Köçek, Sarıat gibi irili ufaklı ondört ada da Turgutreis sınırları içinde kalıyor. Cos (İstanköy) ve Kalynos gibi Yunan adaları da bunların hemen yanında yer alıyor.

Burada dağlar denize dik iniyor. Aralarında oluşan ovalarda yetişen narenciye halkın ana geçim kaynağını oluşturuyor. Yöre mandalinasıyla meşhur olmakla birlikte incir ve üzümü de müthiş lezzetli oluyor.

Turgutreis, yarımadada devremülk sisteminin temellerinin ilk atıldığı yerlerden. Bu nedenle, çevrede hayli yazlık ev bulunuyor. Yörenin turistik yatak kapasitesi ise 20 bini aşıyor. Yörede tatil evinin fazla olması, uzun süre tatil yapacak kalabalık ailelere yarıyor. Bunlar otel, motelde kalmak yerine, ev kiralayıp tatili daha ucuza getiriyor. Sahilde inşasına geçen yıl başlanan 500 yat kapasiteli marina tamamlandıktan sonra, yöre turizminin daha da hareketlenmesi bekleniyor.

Turgutreis'te sahil önceki yıllarda mezbelelik görünümündeydi. Geçen yıl yapılan düzenlemelerle eli yüzü düzeldi. Bu arada meydanda otolar için de park yeri ayırmaları özellikle günübirlik gelenler açısından büyük kolaylık oldu. Otoparkın yanına yapılan, beş yıldızlı otellerinkini aratmayan genel tuvaleti, aynı temizliğini koruyor. Görevlileri buradan kutlamak istiyorum.

Turgutreis, Bodrum'la kıyaslandığında hayli ucuz kalıyor. Nitekim kafelerinde, restoranlarında birşeyler yiyip içtiğinizde, çarşısındaki dükkanlarında alışveriş yaptığınızda bunu hemen anlıyorsunuz. Öte yandan sürekli rüzgar alması burayı sörfçüler için cennete çeviriyor. "Bana ne, bilmiyorum ki" demeyin. Niyet ederseniz, üç beş günde öğretiyorlar.

Bunları yapın:
Gümüşlük'te rakı-balık muhabebbeti yapın.
Bağla'nın tatlı sularından için.
Karaincir'in kumlarına uzanın.
Akyarlar'a gidin, Yunanistan'ın Cos adasına gitmiş kadar olun.
Hüseyin Burnu Feneri'nin hemen altındaki "Kum Hanımı" plajını görün.
Aspat'ta Ceneviz korsanlarının sığınağı Çıfıt Kalesi'ni seyreyleyin.
Hepsinin yanıbaşınızda olduğunu unutmayın.

Nasıl gidilir?
Bodrum'dan Turgutreis'e normalde Ortakent-Akçaalan üzerinden yarım saatte gidilir. Ayrıca Bitez-Bağla-Akyarlar üzerinden yarımadanın güneyini takip ederek ulaşılabileceği gibi, yarımadanın kuzeyini takip ederek Torba-Gündoğan-Yalıkavak-Gümüşlük üzerinden de gidilebilir. Yolu buralara düşenlere her üç yolu da denemelerini öneririm. Böylece bir taşla iki kuş vurur, yarımadanın doyumsuz manzarasının tadını da çıkarırlar.

Hiç yorum yok: